İlk Yayın: 28 Mart 2023 – Güncelleme: 28 Mart 2023 12:34
Psikolog ve Aile Danışmanı Rojin Nazik konu hakkında bilgiler verdi.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu adından da anlayabileceğimiz üzere kendini dikkat eksikliği, dürtüsellik, aşırı hareketlilik ile belirgin olarak göstermekle birlikte sıklıkla erken çocuklukta ortaya çıkan bir bozukluktur.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), dikkat dağınıklığı, aşırı hareketlilik ve dürtüsellik (düşünmeden hareket etme) şeklindeki belirtileriyle bireyin akademik, sosyal ve mesleki yaşamında olumsuz etkileri bulunan nörogelişimsel bir bozukluktur.
Okul öncesi dönemde hareketlilik ile hiperaktiviteyi ayırt etmek zor iken, özellikle ilkokul döneminde yaşanan zorluklarla Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu belirgin şekilde kendini göstermeye başlar. Çocukluk döneminde, verilen ödev ve görevlerden çabucak sıkılma, hayallere dalma, dinlemiyormuş gibi görünme, eşyaları kaybetme, oturduğu yerde uzun süre kalamama, kurallara uymama, sıra bekleyememe, çevreden gelen uyaranlarla kolayca dağılma gibi belirtiler gözlenirken; yetişkin dönemde dikkat eksikliği, odaklanma sorunları, karar almada ve sürdürmede zorluk, yapılacakları ve zamanı organize etmede güçlük yaşama gibi belirtiler ön plandadır.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğunda, Dikkat Eksikliği baskın tip, Hiperaktivite baskın tip ve birleşik tip olmak üzere üç ayrı kategoriden bahsedilmektedir:
Dikkat Eksikliği baskın tipte; odaklanma güçlüğü, dalıp gitme, herhangi bir işi sürdürmekte zorluk, dağınıklık ve dezorganize davranışlar söz konusudur.
Hiperaktivitenin baskın olduğu tipte; yerinde duramama, tez canlılık, huzursuzluk, aşırı hareketlilik, ortamla uyumlu şekilde davranamama davranışları gözlenir. Düşünmeden konuşma, kendine ve çevreye zarar verici tarzda davranış sergileme, doyumu erteleyememe gibi davranışlar ise dürtüsellik belirtisi olarak görülmektedir. Dürtüsel bireyler, başkalarının sözünü kesme, uzun vadede sonuçları düşünmeden hareket etme eğiliminde olmaktadır. Bu alt tipte süreğen bir huzursuzluk da eşlik etmektedir.
Birleşik tipte ise hem dikkat hem de hiperaktivite ve dürtüsellikle ilgili güçlükler yaşanmaktadır.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğunun Belirtileri
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu özellikle çocuğun okul dönemine başladığı zaman diliminde tanılanmaktadır. Akademik ve sosyal ilişkilerin arttığı evrede genellikle okulda, öğretmenler tarafından fark edilen uyum güçlükleri farklı şekillerde kendini gösterebilir. Bazı durumlarda yalnızca dikkat eksikliği ile ilgili sorun yaşanırken; bazı durumlarda ise hiperaktivite baskındır.
“TV başında hiç hareket etmeden çizgi film izleyebiliyor. Bilgisayarda oyun oynarken dikkati hiç dağılmıyor, ama dersin başına oturmuyor” şeklindeki yorumlar, başvuru sırasında en sık duyulan cümleler arasında gelir. TV programları ve bilgisayar içerikleri; sınırları belirlenmiş, odaklanma ve üzerinde aktif olarak çalışma gerektiren, yalnızca görsel değil işitsel olarak da çocuğun sürekli dikkatini gerektiren okul aktivitelerinden pek çok yönden farklılaşmaktadır. Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğunda çocuk, ketleyici ya da çeldirici uyaranları devre dışı bırakıp okulda ondan beklenen görevleri yerine getirmekte zorlanmaktadır. Bu sebeple, sürekli dikkat gerektiren işlerden hoşlanmayabilir ve kaçınma eğiliminde olur.
Dikkat Eksikliği baskın tipte, en az altı ay süreyle olmak üzere; dikkati toparlamakta güçlük çekme, detayları kaçırma, okulla ilgili görevlerde özensiz olma, biri konuşurken başka şeylerle ilgilenme, herhangi bir konuşmayı, oyunu, görevi sürdürememe, odaklandığı sırada çabucak dağılma, sürekli dikkat gerektiren görevlerden kaçınma ya da hoşlanmama, sık sık eşya kaybetme (kitap, defter, kalem, silgi, cüzdan, anahtarlık gibi), sakarlık, ilgisiz düşünce ve uyaranların varlığında hızlıca dağılma, gündelik görev ve sorumlulukları unutma şeklinde belirtiler gözlenmektedir.
Hiperaktivite ve dürtüselliğin baskın olduğu tipte ise yerinde duramama, sürekli kıpırdanma, hareket halinde olma, özellikle okul ortamında sandalyede oturmama, yerinden kalkma, dolaşma, uygun olmayan şekilde hareketli olma, herhangi bir oyun ya da uğraşı sebat ederek sürdürememe, durmaksızın konuşma, düşünmeden konuşma, sorunun tamamını dinlemeden ya da karşıdaki kişinin konuşmasını bitirmeden araya girip konuşma, sırasını beklerken sabırsız olma, başkalarının konuşmasını ya da oyununu izinsiz bölme gibi belirtiler gözlenmektedir.